ILS ve Beka.
Bu yazımın iki güzide kavramı olacak.
Ne olduklarını birazdan açıklayacağım.
Modernizasyonu zaten biliyorsunuz. “Uzay çağından mağara dönemine hızlı dalış” (!) 😊
Yani milattan sonra her yılı bir katman diye düşünecek olursak, hali hazırda tepeden tabana doğru hızla sondaj yapan bir medeniyetin içindeyiz.
Katılmayabilirsiniz lakin bu tespitim için delillerim var. Az sonra…
Gelgelelim IlS ve Beka’ya.
ILS yani ‘Aletli İniş Sistemi’, pist başına yerleştirilmiş vericiler vasıtasıyla uçakların inişine yardımcı olan bir hassas yaklaşma sistemidir. ILS, uçağın pist başına kadar hassas yaklaşmasını sağlayan bir seyrüsefer yardımcı sistemidir. Hele ki sıfır görüşün olduğu (yoğun sis vs.) zamanlarda hayat kurtarır. Uçaklar sıfır görüş ortamında bile pisti çok rahat bulabiliyorlar bu sayede.
Şimdi bu kavram aklınızda bi dursun.
Beka kelimesi ise hepimizin malumu. Bildiğinizi düşündüğüm bir kavram. Özellikle seçim dönemlerinde…Bir gelip bir gider nedense. Ansızın gündem olur ve bir o kadar da hızla gündemden çıkar. 😊
Yine de açıklayacak olursak, devletimizin geleceği, ayakta durması ve kalıcılığı diyebiliriz.
Peki, bu alakasız kavramlar ne oldu da bir araya geldi?
Öncelikle, birbiriyle alakasız sanılan kavramların aslında disiplinler arası geçişlere sahip olduğunu, bunun yanında da bazen mizah bazen teşbih amaçlı yan yana kullanılabileceğini savunanlardanım.
Öyleyse başlıyoruz.
Malumunuz, dünya Covid-19 virüsü ve Pandemi ile meşgul. Hemen her devletin bir numaralı gündemi oluverdi. Her gün hasta ve yapılan test sayısı hızla artıyor. Beri tarafta bilim insanları aşı ve tedavi konusunda da ilerlemekte. Buraya kadar her şey doğal.
Ancak, dünyada bilimden, akıldan ve izahtan vareste yaklaşımlar da yok değil. Hele ki modern dediğimiz 2020 dünyasında aşı karşıtlarından tutun, ısrarla söylenmesine rağmen toplu olarak bir arada bulunma, halk sağlığını tehdit edecek bireysel bencillikler almış başını gidiyor…
Alışveriş merkezleri, süpermarketlerde raflar bir bir boşalmaya başladı. Hatta öyle ki, Fransa ve İngiltere gibi devletler ikinci dünya savaşından bu yana atıl vaziyette duran ordularını yağlama ve güvenlik açısından şehirlere yığmaya başladı.
Bu da durumun vahameti kadar garipliğini de göstermiyor mu sizce de?
Ee hani uzaya çıkmıştık?
Hani her gün uydular fırlatıyorduk?
Hani kablosuz vericilerle milyarlarca ışık yılı uzaktan görüntüler aktardık dünyaya?
…
Sorularım o kadar çok ki.
Ama daha da garibi tüm bu soruların cevabı evet, yapıldı bunlar.
Ama insanlık kişisel hijyen, el yıkama, sağlıklı beslenme, sosyal izolasyon gibi ilk çağ insanlarında bile olan bazı olguları bugünlerde öğren(me)mekle meşgul.
Her şeyden önce birbirine saygı duymasını bilmeyen milyarlar yaşıyor dünyada.
Binlerce yıllık çalışmalarla bugüne gelen bilimin aklıyla alay eden milyonlar var.
Hangi inançtan olursa olsun, cehalet bataklığında çırpınan yüzbinler var.
Ölmek için can atan on binler var.
Nihayet, yaşatmak için çalışan, aşı üretmek ve tedavi geliştirmekle meşgul binler var.
Israrla yanlış karar veren ‘yüzler’ var.
Her defasında “ben demiştim(!)” diyen ‘onlar’ var.
Ve ortada ‘bir’ gerçek var…
Bu gerçek de uzay çağına yaklaşan medeniyetimizin tıpkı bir uçak gibi havada süzülürken, giderek önünü görmekten aciz bir hale geldiği ve adeta uçağın önünde görüşü kesen bir sis “Cehalet Sisi” olması durumu.
Bu durumdan bu medeniyeti yıkılmadan, emniyetle aklın ve bilimin üssüne davet eden fikri hür, vicdani hür bilim insanları var.
Tıpkı bir uçağı güvenle indirmek isteyen ILS sistemi gibi yol göstermeye çalışıyorlar bize.
Neden mi?
Modernizasyona ihtiyacımız var çünkü. Beka modernizasyonuna…
Geriye değil, ileriye dönmesi gereken paradigmalara.
Bu paradigmalar ki gelecek nesilleri ve bugünümüzü en güvenli şekilde inşa edecek, koruyacak değişimler.
Bir nevi medeniyet uçağımızın bazı parçalarının değişmesi ve devletlerin hususiyetle devletimizin bekasının temini için bireysel bazlı olmak üzere köklü bir fikir modernizasyonundan geçmesi gerekiyor.
Bu modernizasyon da ancak “Aklın ve Bilimin Üssü’nde” olabilir.
Demem o ki, bırakın makarna ve maske stoklamayı, sosyal izolasyon uyguladığımız şu günlerde hepimiz okuyalım ve araştıralım. 😊
Korkmadan ve panik yapmadan, doğru göstergeleri (Resmi yetkililerimizin açıklamalarını) takip edelim.
Bir nevi “ILS ON” modunda uçalım, uçuralım medeniyetimizi.
Ne dersiniz?
Öyleyse, kırımsız ve emniyetli uçuşlar! 😊
Bilimle kalın, 😊
Kaynakça:
https://www.ensonhaber.com/aletli-inis-sistemi-ils-nedir.html
Bir yanıt bırakın