Dikkat!
Bu yazı tamamen hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlarla hiçbir ilgisi yoktur.
Belki de olabilir, bilemiyorum. 😊
Uzun süredir bir Afganistan yazısı düşünüyordum.
Anlatacak, yazacak çok şey vardı. Bir şey eksikti benim adıma. Bu yazının başlığı ve mottosu ne olmalıydı?
Derken, evreka! O başlığı buldum. “Yetiş ya Lucifer!” Ne olduğunu ve neden böyle dediğimi yazının sonunda anlayacaksınız.
Öyleyse başlayalım.
Konumuz Afganistan!
Çok kısa ve hızlı bir özet yapayım.
Amerika tüm askerlerini Afganistan’dan çekeceğini ilan etti. 20 yıllık işgal son buldu! Derken…
Afganistan’da Taliban hızla kontrolü ele geçirdi. Pek çok yeri neredeyse fişek atmadan kazandı. Geriye bir tek Kabil kalmıştı. Yani Başkent. Öyle bir geldi ki, kabil seyyar çadır gibi düştü.
Ülkenin Cumhurbaşkanı saraya gelen ayağı çorapsız, terlikli ve silahlı taliban üyelerine sarılarak karşıladı onları. Derken insanlar can havli ile taliban kontrolündeki ülkeden kaçmak istediler. Kara, Hava ve hatta mümkünse Uzay yoluyla.
İzdihamlar peş peşe geldi. Utanç tabloları oluştu. İnsanlar çaresizlik ve tükenmişlikle “Bir Umut” Amerikan uçaklarının iniş takımlarının bölümlerinde yolculuk yapmaya çalıştılar. Gökten insanlar düştü uçaklardan.
Çaresizlik nedir, tüm dünya canlı yayında izledi.
Nihayet Taliban bugünlerde yeni bir hükümet kurdu ve ilan etti. Bu yüzden her ülke bugünlerde dikkatle izliyor Afganistan’ı.
…
Koca ülkede taş üstünde taş kalmamışken, 20 yılda harcanan trilyonlarca dolara, askeri operasyonlara rağmen bir “Taliban Parabolü” nasıl yaşandı?
Parabolü biliyorsunuz.
Şöyle bir eğri.
Hatta bir ara oyun sahasına çevirdiler ülkeyi.
Mesela İsveç, evet steril İsveç savaş uçağı reklamı olur diye Afganistan’ı bombalamak istedi. Evet, Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü kurucularından İsveç!
Hele hele!
Sonuç ne, Taliban XXS iken 3XL Taliban oldu!
Askeri olarak yıllarca incelenecek sonuçları da cabası.
Binlerce silah bırakıldı geriye.
Hepsi bir yana Afgan ordusu ne yaptı biliyor musunuz?
Pilotlar uçak ve helikopterlerle “kahramanca” savaştılar mı?
HAYIR tabii ki, atladılar bu araçlara. Bakın burası önemli. Ülkeden kaçtılar, bırak savaşmayı. Hatta bir uçak komşu ülkeyi ihlal ettiği gerekçesi ile vurulup düşürüldü.
Böyle bir tuhaflık Waterloo savaşından bu yana görülmedi.
Neden Waterloo demeyin!
Aklıma gelen en özel savaşlardan.
Başka bir yazıda bunu konuşuruz. 😊
…
Anlayacağınız durumlar çok karışık Afganistan’da.
Şimdi can alıcı yere gelelim.
Bu soruyla ilgili yeryüzündeki tüm olasılıkları(!) bazı uzmanlarımız her gün konuşuyor. Bence 40 yıldan fazla diplomatlık kariyeri olmayanın konuşmaması gereken bir durum var ortada.
Bana soracaksanız çözüm Lucifer’de! 😊
Lucifer yani Latincede “Venüs”. Hristiyanlıkta ise şeytanı tasvir etmek için kullanılıyor.
Çözse çözse bu düğümü yine lucifer çözer. İster gezegen deyin ister şeytan. Nitekim…
Kartlar madem yeniden dağıtıldı. Öyleyse, Yetiş Ya Lucifer! (!)
Sahi, lucifer kim? 😊
Bence anladınız. 😊
Saygılarımla,
KAYNAKÇA:
https://halktv.com.tr/dunya/ingiliz-askerleri-afganistandan-carsaf-ve-burka-giyerek-kacmis-471333h
https://www.ensonhaber.com/dunya/abdnin-talibana-biraktigi-silahlar-ve-tachizatlarin-tam-listesi
https://tr.wikipedia.org/wiki/Lucifer
Bir yanıt bırakın