Nükleer denince akla ilk olarak ‘Atom Bombaları’ gelir.
Esasında Nükleer Enerji… diye başlayıp Nükleer Enerjiyi anlatırdım ama konumuz Nükleer Enerji değil.
Konumuz Nükleer Başlıklı Fikirler.
Öyle ki bu fikirler duyuldukları anda adeta nükleer bombanın o hayalimizde canlandırdığımız felaketini yaşatırcasına kavuruyor etraftaki düşünceleri.
Nasıl mı? Gelin beraber görelim.
‘’Burada kullandığımız Nükleer Başlık, fikirlerin etkilerini teşbih maksadı taşıyor. Malum teşbihte hata olmaz.’’
Bu fikirler tarihten günümüze kadar hemen hemen her medeniyetten çıkmış. Her kültürde sivrilen bu fikirler yer yer çağ atlamamıza neden olmuşlar. Bunu birkaç örnekle açıklayalım.
Örneğin Galileo’nun yaşadığı döneme gidelim. Avrupa’da skolastik düşünce hakimdir. Nitekim Kilise’ ye göre Dünya dönmüyordur. Galileo ise yaptığı gözlem ve çalışmalar sonucu yani Bilim ile Dünyanın döndüğünü öğrenir.Sen misin bize karşı çıkan? deyip Engizisyon Mahkemesine çıkarırlar Galileo’ yu.
Galileo orada tamam dünya dönmüyor deyip tövbekar olur(!), ölüm cezası ev hapsine çevrilir. Oysa o yine de dostlarına Eppur Si Muove (ama dünya yine de dönüyor) diye fısıldamadan yapamaz. Sözünün arkasındadır.
Bu saydığımız olaylar 1630’lı yıllarda geçer. Hasılı Galileo ortaya adeta Nükleer Başlıklı bir fikir atmıştır ve o dönemin tabuları müteakip yıllarda gide gide yıkılır.
Şu an Avrupa Uzay Çalışmalarında bir hayli ileride.
Etkisi hala devam ediyor olmalı.
Bir başka örnekle devam edelim.
M.Ö 3500 li yıllarda Sümerler Yazıyı icat etti. ‘’Söz uçar yazı kalır’’ sözünü kim akıl etti ismen bilinmiyor lakin o yağız evlat yaşadığı devirlerin sonunu getirdi ve ilk çağı başlattı.
İşte atılımcı düşünüş ile ulaştığı yazma fikri henüz atomun a’sı bilinmiyorken Nükleer tesir yarattı ve uygarlığımızın bugün ulaştığı seviyenin müsebbibi olan bilim ve hayatımızın parçası olan iletişimin temelleri taa o zamanda atılmış oldu.
Şu an hala gelişimimiz katlanarak devam ediyor.
Sonuç olarak yukarıda verdiğim örneklerden anlaşılacağı üzere tarihten günümüze insanlardan bazıları bulundukları toplumda sivrildiler ve ortaya attıkları Fikirler ile binlerce yıl önce zihinlere adeta Nükleer Bombanın etkisini yaşattılar.
İşte bu fikirlere Nükleer Başlıklı Fikirler diyorum.
Bu fikirlerden ders çıkarıp hepimizin en başta düşünce biçimlerimizi gözden geçirerek mensubu olduğumuz medeniyetin hayatını zorlaştıran, gelişimimizi engelleyen ve bilimi yavaşlatan her türlü tabusunu bertaraf edecek Nükleer Başlıklı Fikirler bulmaya ihtiyacı var ve bu da birer reaktör gibi çalışan beyinlerimize kalmış…
Süper yaklaşım. 2010’lu yıllarda üretilen bilginin şimdiye kadar üretilmiş bilgiden fazla olduğu da göz önüne alındığında ihtiyacın ister nükleer deyin ister ufuk ötesi deyin çığır açacak fikirler olduğu açıktır.
eppur si muove 🙂